Eleştiri Siyasetten Sanata, Bilimden Edebiyata hayatımızda birçok dalda karşılaştığımız ve paylaştığımız; yaratıcı, dönüştürücü potansiyeli olan değerli bir iletişim aracıdır. Olumsuzluklardan bahsetmekten öte, farklı bakışların, anlayış ve düşüncelerin ortaya çıkmasında fayda sağlayan, çok yönlü değerlendirmeyi de amaçlar. Kendi bilgi ve tecrübelerinin paylaşılması, yaygınlaştırılması çabasıdır. Bu nedenle ki çok değerli ve yaratıcıdır.
Yapıcı ve üretici eleştiriler, farklı bakış açılarıyla değerlendirildiğin de hayatımıza olumlu yönde değerler katmasının yanında, dinamik ve çok önemli bir kaynaktır.
Yapıcı olmak yerine yıkıcı olmayı seçen bir üslûp ise, eleştirinin özüne ters düşer. Bu tarz eleştirilerin vermiş olduğu en büyük zarar, amacının saptırılmış olmasıdır. İzleyen veya takip eden kişiler için aslolan, tartışma konusunun özü değildir. Tartışılan veya eleştirilen düşüncenin içeriği, yerini üslûbun niteliğine bırakır. İzleyen veya takip eden kişi kendini üslûbun etkisine kaptırır. Hatta bu olay izleyici ve takipçiyi objektif düşünmekten ve değerlendirmekten alıkoyar. Dahası verimsiz bir polemiğin içine çeker. Dolayısıyla tartışma farklı çatışmalara ve ayrılıklara sebep olmakla birlikte tarafları olumsuz sonuçlarla karşı karşıya bırakır.
Sonuç olarak üslûbun karakterimiz hakkında çok şey söylediğini, iletişimin en önemli unsurlarından biri olduğunu ve doğru bir üslûpla birlikte yapıcı bir eleştirinin, birçok iletişim kazasının ve krizin önüne geçmiş olacağını unutmamak gerekiyor. Doğru üslûp, mutlu ve başarılı olmak, sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkiler kurmak isteyen herkesin sahip olması gereken bir beceridir.
“NE SÖYLEDİĞİN KADAR, NASIL SÖYLEDİĞİN ÖNEMLİDİR.”
Yapıcı ve üretici eleştiriler, farklı bakış açılarıyla değerlendirildiğin de hayatımıza olumlu yönde değerler katmasının yanında, dinamik ve çok önemli bir kaynaktır.
Yapıcı olmak yerine yıkıcı olmayı seçen bir üslûp ise, eleştirinin özüne ters düşer. Bu tarz eleştirilerin vermiş olduğu en büyük zarar, amacının saptırılmış olmasıdır. İzleyen veya takip eden kişiler için aslolan, tartışma konusunun özü değildir. Tartışılan veya eleştirilen düşüncenin içeriği, yerini üslûbun niteliğine bırakır. İzleyen veya takip eden kişi kendini üslûbun etkisine kaptırır. Hatta bu olay izleyici ve takipçiyi objektif düşünmekten ve değerlendirmekten alıkoyar. Dahası verimsiz bir polemiğin içine çeker. Dolayısıyla tartışma farklı çatışmalara ve ayrılıklara sebep olmakla birlikte tarafları olumsuz sonuçlarla karşı karşıya bırakır.
Sonuç olarak üslûbun karakterimiz hakkında çok şey söylediğini, iletişimin en önemli unsurlarından biri olduğunu ve doğru bir üslûpla birlikte yapıcı bir eleştirinin, birçok iletişim kazasının ve krizin önüne geçmiş olacağını unutmamak gerekiyor. Doğru üslûp, mutlu ve başarılı olmak, sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkiler kurmak isteyen herkesin sahip olması gereken bir beceridir.
“NE SÖYLEDİĞİN KADAR, NASIL SÖYLEDİĞİN ÖNEMLİDİR.”