Anıtkabirdeki aslanlı yolun, neleri temsil ettiğini biliyormuyuz? Çoğumuz biliyoruzdur tâbi fakat hatırlatmak isterim: Aslanlı yolda toplam 24 aslan heykeli vardır. Bu 24 aslan heykeli “24 Oğuz boyunu" yani Bozoklar; Kayı, Bayat, Alka Evli, Kara Evli, Yazır, Dodurga, Döğer, Yaparlu, Afşar, Begdili, Kızık, Kargın, Üçoklar; Bayındır, Peçenek, Çavuldur, Çepnî, Salur, Eymur, Ala Yundlu, Yüreğir, İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık Boylarını temsil ederler.
Aslanların çift olması “birlik ve bütünlüğü" kedi gibi yatar pozisyonda olması ise “barışseverliği” temsil etmektedir. Aslanlı yolun taşları arası 5cm aralıklarla döşenmiş olması da Türkiye Cumhuriyeti kurucusu ve Önderi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün huzuruna “başı önde eğik" olarak girmemiz içindir. Bırakın yüksek makam mevki sahiplerini, bu ülkenin bir vatandaşının bu yolda ve Atanın huzurunda eli arkada dolaştığını görebilirmiyiz? Göremeyiz çünkü burayı ziyaret edenler Atasını ve geçmişini unutmayıp ona gönülden bağlı olanlardır.
Bu düşüncelerle geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Bakanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun ellerinin arkada Fatih Sultan Mehmet'in türbesini ziyaret etmesini en büyük saygısızlık ve bir o kadar kendini bilmezlik olarak nitelendiriyorum. Yoksa bu zamana kadar hepimiz kolları arkada çok dolaştık ve çok resim çektirdik. Bazılarımız yorumlamış “biz ellerimizi arakada bağlamayı Atatürk’ten öğrendik" demiş. Ben de ellerimi arkada bağlamayı Atatürk’ten öğrendim ama ben ayrıca tarihine sahip çıkmayı, saygı göstermeyi, ne zaman ellerimi arkada bağlamam gerektiğini ve alçak gönüllü olmayı da ATATÜRK'ten öğrendim.
“Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.” demiş Ulu Önder ATATÜRK.
Tarihine ve geçmişine sahip nasıl çıkılır dersek, en önemli örneği Anıtkabirdeki aslanlı yoldur. Anıtkabire gidip, gezip gelmek dışında görmek ve anlamak da bir o kadar önemlidir ve “Tarihine sahip çıkmayan milletler, yok olmaya mahkumdur.”
“Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, “Ben manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir doğma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, bilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilimin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar.”
Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün manevi mirasına ve geçmişten günümüze bize bu toprakları vatan kılan ecdadımızın mirasına sahip çıkmasını bilmeliyiz. Bu da önce tarihimize ve atalarımıza saygı ile olur.
Aslanların çift olması “birlik ve bütünlüğü" kedi gibi yatar pozisyonda olması ise “barışseverliği” temsil etmektedir. Aslanlı yolun taşları arası 5cm aralıklarla döşenmiş olması da Türkiye Cumhuriyeti kurucusu ve Önderi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün huzuruna “başı önde eğik" olarak girmemiz içindir. Bırakın yüksek makam mevki sahiplerini, bu ülkenin bir vatandaşının bu yolda ve Atanın huzurunda eli arkada dolaştığını görebilirmiyiz? Göremeyiz çünkü burayı ziyaret edenler Atasını ve geçmişini unutmayıp ona gönülden bağlı olanlardır.
Bu düşüncelerle geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Bakanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun ellerinin arkada Fatih Sultan Mehmet'in türbesini ziyaret etmesini en büyük saygısızlık ve bir o kadar kendini bilmezlik olarak nitelendiriyorum. Yoksa bu zamana kadar hepimiz kolları arkada çok dolaştık ve çok resim çektirdik. Bazılarımız yorumlamış “biz ellerimizi arakada bağlamayı Atatürk’ten öğrendik" demiş. Ben de ellerimi arkada bağlamayı Atatürk’ten öğrendim ama ben ayrıca tarihine sahip çıkmayı, saygı göstermeyi, ne zaman ellerimi arkada bağlamam gerektiğini ve alçak gönüllü olmayı da ATATÜRK'ten öğrendim.
“Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.” demiş Ulu Önder ATATÜRK.
Tarihine ve geçmişine sahip nasıl çıkılır dersek, en önemli örneği Anıtkabirdeki aslanlı yoldur. Anıtkabire gidip, gezip gelmek dışında görmek ve anlamak da bir o kadar önemlidir ve “Tarihine sahip çıkmayan milletler, yok olmaya mahkumdur.”
“Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, “Ben manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir doğma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, bilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilimin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar.”
Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün manevi mirasına ve geçmişten günümüze bize bu toprakları vatan kılan ecdadımızın mirasına sahip çıkmasını bilmeliyiz. Bu da önce tarihimize ve atalarımıza saygı ile olur.